sich ergeben

listen to the pronunciation of sich ergeben
German - Turkish
teslim olmak; boyun eğmek; vakfetmek, hasretmek; tevekkül etmek
English - Turkish

Definition of sich ergeben in English Turkish dictionary

emerged
belirmiş
arisen
{f} meydana çık
followed
{f} takip et

Derslerimi düzenli bir şekilde takip ettim. - I followed my lessons diligently.

Fred annemi gittiği her yerde takip etti. - Fred followed my mother wherever she went.

given up
vazgeç

Et yemekten vazgeçtim. - I've given up eating meat.

Bügünkü gazete Başbakanın Amerikayı ziyaret etme fikrinden vazgeçtiğini bildiriyor. - Today's paper reports that the premier has given up the idea of visiting America.

resigned
{f} istifa et

Suudi Arabistan büyük elçisinin istifa ettiğini az önce gördüm. - I've seen just now that the ambassador of Saudi Arabia has resigned.

Onun istifa ettiğine dair bir söylenti var. - There is a rumor that he has resigned.

resigned
yakınmadan kabul eden
resigned
boyun eğmiş

Tom kaderini boyun eğmiş bir şekilde kabullendi. - Tom has resignedly accepted his fate.

followed
takip edilen
given up
pes etmek
arisen
ortaya çık

Yeni bir zorluk ortaya çıktı. - A new difficulty has arisen.

Bu soru sık sık ortaya çıktı. - This question has often arisen.

arisen
f., bak. arise
resigned
resignedly baş eğerek
resigned
(sıfat) kaderine boyun eğmiş, oluruna bırakmış
resigned
resign bırak
resigned
{s} kaderine boyun eğmiş
resigned
uysallıkla
resigned
teslimiyetle
resigned
teslimiyet göstermiş
resigned
kabullenmiş