Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

shout; holler; make a loud sound with the voice

listen to the pronunciation of shout; holler; make a loud sound with the voice
English - Turkish

Definition of shout; holler; make a loud sound with the voice in English Turkish dictionary

yell
bağırmak

Gerçekten yüksek sesle bağırmak zorunda mıydın? - Did you really have to yell that loud?

Bağırmak ve çığlık atmak seni hiç bir yere götürmez. - Yelling and screaming is not going to get you anywhere.

yell
{i} bağırma

Fazla bağırmaktan sesim kısıldı. - I am hoarse from yelling so much.

Tom sadece bağırmaya devam etti. - Tom just kept yelling.

yell
{f} haykırmak
yell
bağırtmak
yell
feryat
yell
{f} çığlık at

Bağırmak ve çığlık atmak seni hiç bir yere götürmez. - Yelling and screaming is not going to get you anywhere.

Dan çığlık atıp bağırıyordu. - Dan was screaming and yelling.

yell
çığlık

Bağırmak ve çığlık atmak seni hiç bir yere götürmez. - Yelling and screaming is not going to get you anywhere.

Zirveye vardığımızda hepimiz çığlık attık. - When we reached the summit, we all yelled out into the void.

yell
bağırış
yell
{f} seslenmek
yell
{i} seslenme
yell
{f} bağırmak; nara atmak
yell
tempo ile bağırarak taraf tutmak
yell
{i} bağırma, bağırış; nara
yell
haykırış
yell
yell bağır
yell
tempo ile haykırış ve alkış
English - English
yell