Tom ateş etmeye başladı.
- Tom started shooting.
Diğer polisler kalabalığa ateş etmeye başladı.
- The other policemen began shooting at the crowd.
Her zaman atış yaparım, hedefi ıskalarım.
- Every time I practice shooting, I miss the target.
Atışın kazara olduğunu düşünüyor musunuz?
- Do you think the shooting was accidental?
Asker silahsız bir düşmana ateş etmeyi reddetti.
- The soldier disdained shooting an unarmed enemy.
Bir grup milis onu gördü ve ateş açmaya başladı.
- A group of militia saw him and began shooting.
Tom ateş etmeye başladı.
- Tom started shooting.
Dikkatli ol, bu adamın ateş etme ruhsatı var!
- Be careful, this guy has a shooting license!
Düşük açıdan çekim yapmak bacaklarınızı daha uzun gösterir.
- Shooting from a low angle makes your legs appear longer.
Çekim yaklaşık öğleyin başladı.
- The shooting started around noon.
Onun yapacağını söylediğin gibi o ateş ederek ortaya çıktı.
- He came out shooting, same as you said he would.
Police are hunting the people who carried out the shootings last week.