Utangaç erkek çocuğu onun varlığında tamamen sıkıldı.
- The shy boy was utterly embarrassed in her presence.
O çok utangaç. Sizi görmek istediğini söylüyor.
- He's very shy. He says he wants to see you.
Senin çekingenlikten uzak tavırlarını seviyorum.
- I love your lack of shyness.
İnsanların önünde konuşma hakkında çekingen olmayın.
- Don't be shy about speaking in front of people.
Kömür sobasıyla uyumamalısınız. Çünkü karbonmonoksit olarak adlandırılan çok zehirli bir gaz içerir. Kömür sobasıyla uyumak ölümle sonuçlanabilir.
- You shouldn't sleep with a coal stove on because it releases a very toxic gas called carbon monoxide. Sleeping with a coal stove running may result in death.
Bazen kardiyovasküler hastalığın ilk belirtisi ölümdür.
- Sometimes the first symptom of cardiovascular disease is death.
Tom gerçekten utangaç ve ürkekti.
- Tom was really shy and nervous.
Bu sincap ürkek değil.
- This squirrel is not shy.
Jane doğal bir ölümle ölmedi.
- Jane didn't die a natural death.
Çalmaktansa açlıktan ölmeyi tercih ederim.
- I would rather starve to death than steal.
İnsan ölümlerinin çoğuna, sigara dumanı neden olmuştur.
- A lot of human deaths are caused by smoking cigarettes.
Kaza çok fazla ölüme neden oldu.
- The accident has caused many deaths.
Tom gerçekten utangaç ve ürkekti.
- Tom was really shy and nervous.
Bu sincap ürkek değil.
- This squirrel is not shy.
Babasının ölümünden sonra firmanın sorumluluğunu o aldı.
- He took charge of the firm after his father's death.
O, babasının ölümünden sonra ailesi için baş vurulacak tek kişiydi.
- He was the only recourse for his family after his father's death.
Savaş kente ölüm ve yıkım getirdi.
- The war brought about death and destruction in the city.
Onlar söylenemeyecek miktarda ölüm ve yıkıma neden oldular.
- They caused an untold amount of death and destruction.
Twelver Shi'ism believes that the line of succession to the Prophet ended with the twelfth imam.
a shy bird.
I shy away from investment opportunities I don't understand.