Would you like to travel abroad?
- Yurt dışına seyahat etmek ister misiniz?
I want to travel with you.
- Seninle seyahat etmek istiyorum.
Traveling abroad is one of my favorite things.
- Yurt dışına seyahat etmek benim en sevdiğim şeylerden biridir.
He's accustomed to traveling.
- O, seyahat etmeye alışkındır.
My father traveled all over the world by air.
- Babam hava yoluyla dünyanın her yerine seyahat etti.
I traveled by myself.
- Tek başıma seyahat ettim.
Tom and Mary travelled together around the world for three years.
- Tom ve Mary üç yıldır birlikte dünya çapında seyahat ettiler.
We travelled all over the country.
- Biz ülkenin her yerinde seyahat ettik.
He likes travelling abroad by air.
- O, hava yoluyla yurtdışına seyahat etmekten hoşlanıyor.
She went travelling with her friend.
- O, arkadaşıyla seyahat etmeye gitti.
I have to commute all the way from a distant suburb.
- Ben uzak bir banliyöden bütün yolu seyahat etmek zorundayım.