English - Turkish
Definition of set in any definite position with reference to the points of the compass in English Turkish dictionary
- orientation
- yön
Bu odanın yönü harika.
-This room's orientation is great.
Cinsel yöneliminiz değiştirebileceğiniz bir şey değildir.
-Your sexual orientation is not something you can change.
- orientation
- oryentasyon
- orientation
- yönlendirme
- orientation
- Kişinin çevreye oranla kendi durumunu değerlendirebilmesi, kendi durumunun farkında olması, çevreye uyma ve alışma yeteneği
- orientation
- yönelim
Cinsel yöneliminiz değiştirebileceğiniz bir şey değildir.
-Your sexual orientation is not something you can change.
Cinsel yönelimimi değiştirebilmek isterim.
-I'd love to be able to change my sexual orientation.
- orientation
- Kişide zaman ve yer kavramının bulunuşu, oryentasyon
- orientation
- yönlendirme Yönlendirme /
- orientation
- {i} uyum sağlama
- orientation
- {i} bir yere/çevreye alışma/intibak
- orientation
- (isim) doğuya doğru inşa etme, yönlendirme, yöneltme, yön belirleme, oryantasyon, uyum sağlama
- orientation
- {i} yön belirleme
- orientation
- (Nükleer Bilimler) yöneliş,yönlenme
- orientation
- yönlendirmek
- orientation
- {i} oryantasyon
- orientation
- uzanım
- orientation
- {i} doğuya doğru inşa etme
- orientation
- (Askeri) AYARLAMA: Bak. "orient"
Related Terms
English - English
Definition of set in any definite position with reference to the points of the compass in English English dictionary
- orientation
set in any definite position with reference to the points of the compass
Hyphenation
SET in a·ny de·fi·nite po·si·tion with re·fer·ence to the points of the com·passTurkish pronunciation
set în eni defınıt pızîşın wîdh refrıns tı dhi poynts ıv dhi kʌmpısPronunciation
/ˈset ən ˈenē ˈdefənət pəˈzəsʜən wəᴛʜ ˈrefrəns tə ᴛʜē ˈpoints əv ᴛʜē ˈkəmpəs/ /ˈsɛt ɪn ˈɛniː ˈdɛfənət pəˈzɪʃən wɪð ˈrɛfrəns tə ðiː ˈpɔɪnts əv ðiː ˈkʌmpəs/
Resimler
Favorites