O yüzmek için denize gitti.
- He went to sea to swim.
O, yüzmekten korkuyor.
- He is afraid of swimming.
John yüzme kulübündedir.
- John is in the swimming club.
Okyanusta yüzmek benim en büyük zevkimdir.
- To swim in the ocean is my greatest pleasure.
O, çocukların yüzüşünü izledi.
- He watched the boys swimming.
O, onun yüzüşünü izledi.
- She watched him swim.
Nasıl yüzeceğimi bilmiyorum.
- I don't know how to swim.
John yüzme kulübündedir.
- John is in the swimming club.