And if I lose thy love, I lose my all.
- Ve senin aşkını kaybedersem her şeyimi kaybederim.
My opinion is similar to yours.
- Benim görüşüm seninkine benzer.
Is he a friend of yours?
- O, senin bir arkadaşın mı?
Is he a friend of yours?
- O, senin bir arkadaşın mı?
It is stupid of you to lend him your money.
- Paranı ona ödünç vermek senin aptallığın.
I'll pay the money for your lunch today.
- Bugün senin öğle yemeğin için parayı ben ödeyeceğim.
Was Ms. Kato your teacher last year?
- Geçen sene Bayan Kato senin öğretmenin miydi?
Understanding you is really very hard.
- Seni anlamak gerçekten çok zor.
I no longer love you.
- Artık seni sevmiyorum.
Here is a letter for you.
- İşte senin için bir mektup.
Shall I cook dinner for you?
- Senin için akşam yemeği pişireyim mi?
senin de hayırlı olsun.
senin gibi birini istiyorum.
I wish I could sing like you do.
- Keşke senin gibi şarkı söyleyebilsem.
I never thought I would find a woman like you.
- Senin gibi bir kadın bulacağımı asla düşünmedim.
çamaşır makinesi senin olsun.
I never thought I would find a woman like you.
- Senin gibi bir kadın bulacağımı asla düşünmedim.
I thought you wouldn't come.
- Senin gelmeyeceğini düşündüm.
Are you a Japanese student?
- Sen bir Japon öğrenci misin?
Are you Chinese or Japanese?
- Sen Çinli misin yoksa Japon musun?
Hear all, see all, say nowt. Ate all, sup all, pay nowt. An if ever tha does anythin for nowt, mek sure tha does it for tha sen..