Understanding you is really very hard.
- Seni anlamak gerçekten çok zor.
I can beat you to the station.
- İstasyona giderken ben seni geçtim.
Understanding you is really very hard.
- Seni anlamak gerçekten çok zor.
I no longer love you.
- Artık seni sevmiyorum.
Tom, come here, I want you.
- Tom, buraya gel, seni istiyorum.
I don't want someone else. I want you.
- Başka birini istemiyorum. Seni istiyorum.
Don't cry. I love you.
- Ağlama. Seni seviyorum.
I love you the best of all.
- Hepsinin içinde en çok seni seviyorum.
You can buy it for a thousand yen or so.
- Sen onu yaklaşık bin yene alabilirsin.
I never thought I would find a woman like you.
- Senin gibi bir kadın bulacağımı asla düşünmedim.
Why are you telling me about hippos all of the sudden? I don't see the connection between that and your twelve red goldfishes.
- Birdebire su aygırlarını bana niçin anlatıyorsun? O ve senin on iki kırmızı akvaryum balığının arasındaki bağlantıyı anlamıyorum.
Are you completely through with your homework?
- Sen tamamen ödevlerin aracılığıyla mısın?
I'm sorry, I love you.
- Üzgünüm, seni seviyorum.
Don't cry. I love you.
- Ağlama. Seni seviyorum.
Hear all, see all, say nowt. Ate all, sup all, pay nowt. An if ever tha does anythin for nowt, mek sure tha does it for tha sen..