Turkish - English
Definition of sefahat in Turkish English dictionary
- {i} debauchery
- dissoluteness
- libertinism
- dissipation
- dissoluteness, dissipation, debauchery, debauch
- reckless extravagance with money, profligacy, squandering
- debauchery, debauch
- debauch
- libertinage
- riotous living
- profligacy
- dissipate
- orgy
- libertine
- raffishness
- dissolute
- sefahat alemi
- saturnalia
- sefahat düşkünü
- Dionysian
- sefahat düşkünü
- Dionysiac
- sefahat düşkünü
- dissolute
- sefahat düşkünü
- dissipated
- sefahat içinde yaşamak
- wallow in vice
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of sefahat in Turkish Turkish dictionary
- Eğlence: "Geliri, istese veyahut karakteri uygun olsa, değil rahat yaşamaya, sefahat hayatı sürmeye müsaitti."- H. E. Adıvar
- Zevk ve eğlenceye düşkünlük, uçarılık: "Bir memlekette zenginlik başlar da bir parça eğlence ve sefahat da başlamaz olur mu?"- R. N. Güntekin
- (Hukuk) Zevk ve eğlenceye düşkünlük
- Eğlence
- Zevk ve eğlenceye düşkünlük, uçarılık
sefahat
Hyphenation
se·fa·hatPronunciation
Resimler
Favorites