see wage, n

listen to the pronunciation of see wage, n
English - Turkish

Definition of see wage, n in English Turkish dictionary

wages
(Ticaret) maaş

O genç adam, maaşındaki bir artışı hak ediyor. - That young man deserves a raise in his wages.

Gelecek yıl maaşlara zam yapılacak ama enflasyon yüzünden zammın çoğu eriyecek. - Next year, the wages do increase, but most of the increase will disappear due to inflation.

wages
{i} yevmiye
wages
{i} haftalık

Yönetici ona iki haftalık ücreti avans verdi. - The manager advanced him two weeks' wages.

Patron bir haftalık ücretimi yükseltti. - The boss advanced me a week's wages.

wages
gündelik
wages
{i} karşılık
wages
{i} işgücü maliyeti
wages
{i} bedel

Günahın bedeli ölümdür. - The wages of sin is death.

Günahın bedeli ölümdür. - The wages of sin are death.

wages
{i} ücret: daily wages yevmiye, gündelik. weekly wages haftalık, haftalık ücret
wages
{i} ücret

Sendikanın liderleri, daha yüksek ücret için ortalığı karıştırıyorlardı. - The leaders of the Union agitated for higher wages.

Yönetici ona iki haftalık ücreti avans verdi. - The manager advanced him two weeks' wages.

English - English
wages
see wage, n
Favorites