O genç adam, maaşındaki bir artışı hak ediyor.
- That young man deserves a raise in his wages.
Gelecek yıl maaşlara zam yapılacak ama enflasyon yüzünden zammın çoğu eriyecek.
- Next year, the wages do increase, but most of the increase will disappear due to inflation.
Yönetici ona iki haftalık ücreti avans verdi.
- The manager advanced him two weeks' wages.
Patron bir haftalık ücretimi yükseltti.
- The boss advanced me a week's wages.
Günahın bedeli ölümdür.
- The wages of sin is death.
Günahın bedeli ölümdür.
- The wages of sin are death.
Sendikanın liderleri, daha yüksek ücret için ortalığı karıştırıyorlardı.
- The leaders of the Union agitated for higher wages.
Yönetici ona iki haftalık ücreti avans verdi.
- The manager advanced him two weeks' wages.