see out 4

listen to the pronunciation of see out 4
English - Turkish

Definition of see out 4 in English Turkish dictionary

out of
dışında

Yurt dışında seyahat söz konusu değil. - Traveling abroad is out of the question.

O, ülke dışında olduğu için sık sık Skype kullandı. - Because she was out of the country, she used Skype frequently.

out of
haricinde
out of
den dolayı
out of
siz

Sizi oradan çıkaracağız. - We're going to get you out of there.

Siz arkadaşlara odamın dışında kalmanızı kaç kez söyledim. - How many times have I told you guys to stay out of my room?

out of
den

Tom senin dengin değil. - Tom is out of your league.

Tom benim dengim değil. - Tom is out of my league.

out of
den dışarı
out of
yoksun

Tom onu bir adalet duygusundan yoksun olarak yaptı. - Tom did it out of a sense of justice.

out of
dolayı

Karısı zorunluluktan dolayı işe başlamıştır. - His wife has started to work out of necessity.

Tom John'un evliliğinden dolayı Mary ile konuşamadı. - Tom was unable to talk Mary out of marrying John.

out of
hakkında

Yataktan çıkmadan önce günün geriye kalanında ne yapacağım hakkında düşünerek biraz zaman harcarım. - Before I get out of bed, I spend a little time thinking about what I'll be doing the rest of the day.

Şimdi birkaç aydır yeni gelişmeler hakkında bilgim yok. - I've been out of touch with things for several months now.

out of
1. -den (Yeri değişen birinin/bir nesnenin çıkış yerini bildirir.): Take your hands out of your pockets! Ellerini ceplerinden çıkar! 2
out of
-dan
out of
dışına

Beyaz bir köpek evin dışına fırladığında, o kapıyı henüz açmıştı. - She had hardly opened the door when a white dog rushed out of the house.

Tom bu ayın sonunda kasabanın dışına taşınıyor. - Tom is moving out of town at the end of this month.

out of
-den dolayı
out of
-den yapılmış
out of
-den uzak
out of
arasından

Tavan arasından dışarı çıkma. - Don't come out of the attic.

out of
-den çıkma
out of
-sız
English - English
out of