Müdahale etmek istemiyorum.
- I don't want to interfere.
Müdahale etmek istemiyorum.
- I don't wish to interfere.
Müdahale etmemeliydim.
- I shouldn't have interfered.
O, fanatiklere müdahale etti.
- He interfered with the fans.
Özel işlere karışmayın.
- Don't interfere in private concerns.
Benim işime karışmayın.
- Don't interfere with my work.