sebeb

listen to the pronunciation of sebeb
Turkish - English
reason

The reason I prefer to go to Japan is that the people in Japan are hardworking and have honest personalities. - Japonya'ya gitmek istemeyi tercih etmemin sebebi onların çalışkan ve dürüst kişilikleridir.

Tom did his best to find a reason to stay. - Tom kalma sebebi bulmak için elinden geleni yaptı.

cause

At present, the cause of the disease is unknown. - Şu an için, hastalığın sebebi bilinmiyor.

Marriage is the main cause of all divorces. - Bütün boşanmalarının temel sebebi evliliktir.

sebeb olmak
Cause
Turkish - Turkish
(Osmanlı Dönemi) Edb: Harekeli bir harf ile sâkin bir harften veya iki harekeli harften meydana gelen parça. Bak: Esbab, Esbabperest
(Osmanlı Dönemi) Alâka
(Osmanlı Dönemi) Vâsıta. Âlet
(Osmanlı Dönemi) Bahane
(Osmanlı Dönemi) VECH
(Osmanlı Dönemi) MUTAVASSIT
sebeb
Favorites