Tom did his best to find a reason to stay.
- Tom kalma sebebi bulmak için elinden geleni yaptı.
To put it bluntly, the reason this team won't win is because you're holding them back.
- Açık söylemek gerekirse, bu takımın kazanamayacak olmasının sebebi onları geride tutmanızdır.
If you want to know why, it's because I caused five car accidents this year.
- Sebebini bilmek istiyorsan, bu yıl beş araba kazasına neden olduğum içindir.
Marriage is the main cause of all divorces.
- Bütün boşanmalarının temel sebebi evliliktir.