Select Keyboard: Türkçe ▾ X
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
|
İnsanların zayıf yönlerini araştırmayın ama güçlü yönlerini araştırın.
- Do not search for people's weaknesses, but for their strengths.
Tom Mary'yi aramanda sana yardım edecek.
- Tom will assist you in your search for Mary.
Tom bütün akşamı ünlü kişlerin fotoğrafları için Web'i araştırmakla geçirdi.
- Tom spent the whole evening searching the Web for photos of famous people.
Her şeyi düşünerek, on yıllık araştırmadan sonra, arkadaşım Slantsy bölgesinden bir kızla evlendi.
- All in all, after ten years of searching, my friend got married to a girl from the Slantsy region.
search for SOPA on google.
search for sinus infection in the pdf document.
I have been searching for my car key all day - Bütün gün arabamın anahtarını aradım.
Polisler yıllarca Tom'u arıyorlar.
- The police have been searching for Tom for years.
Erkek kardeşimi arıyorum.
- I am searching for my brother.
Onu aramak için zamanları yoktu.
- They did not have time to search for it.
Su o kadar bulanıktı ki polis dalgıçlar vücudu dokunarak aramak zorunda kaldı.
- The water was so murky that the police divers had to search for the body by feel.
Aramaya devam ettiler.
- They continued searching.
Üç haftalık aramadan sonra iyi ücretli bir iş buldu.
- After three weeks of searching, he found well-paid work.
... I'm asking for a particular thing I'm searching for. ...
... discovered in the nineteen eighties by travelers searching for a simple life ...