seçi

listen to the pronunciation of seçi
Turkish - English
choosing, selection
selection

Tom made a careful selection. - Tom dikkatli bir seçim yaptı.

My mother prefers the arbitrary selection of the lottery machines over my lucky numbers. - Annem benim şanslı numaralarımdansa loto makinesinin keyfi seçimini tercih eder.

choosing

Nobody argued against choosing him as chairman. - Onun başkan olarak seçilmesine kimse karşı çıkmadı.

Right now, I'm choosing some suitable clothes to wear during the vacation. - Şu anda, tatil sırasında giymek için bazı uygun kıyafetler seçiyorum.

ayrı seçi olmak
to withdraw one's property, cease to share things
ayrı seçi yapmak
to differentiate
ayrı seçi yapmak
to be discriminatory
Turkish - Turkish
Seçme işi
Seçmek işi
intihap
seçi
Favorites