Ben el çantamı almak için geri döneceğim.
- I'll return to get my handbag.
Başkan Washington'a dönmek zorunda kaldı.
- The president was forced to return to Washington.
İşe geri dönmek istiyorum.
- I want to return to work.
Çağımıza geri dönmek için ne yapmalıyız?
- In order to return to our era, what should we do?
Başkan Washington'a dönmek zorunda kaldı.
- The president was forced to return to Washington.
Çağımıza geri dönmek için ne yapmalıyız?
- In order to return to our era, what should we do?