schal

listen to the pronunciation of schal
German - Turkish
[der] atkı, şal
(1) e {şa: l} r atkı, şal
bayat; yavan, tatsız tuzsuz
{şa: l} bayat; tatsız, yavan
salâ
şal

Tom annesi için bir şal aldı. - Tom hat seiner Mutter einen Schal gekauft.

Üzerine beyaz bir şal aldı. - Sie hatte einen weißen Schal um.

English - Turkish

Definition of schal in English Turkish dictionary

scarf
eşarp

Arkadaşım bana bir ipek eşarp hediye etti. - My friend gave me a silk scarf.

Bir eşarp takan o kız bakire. - That girl who's wearing a scarf is a virgin.

scarf
atkı/eşarp
scarf
eşarp örtmek
scarf
{i} şal

Dan için bir kravat aldım, Elena için bir şal alacağım. - I bought a tie for Dan and I'll buy a scarf for Elena.

Sally şalı ödünç aldığını kabul etti, ama suçlu olmadığını söyledi. - Sally admitted that she borrowed the scarf but said she was not guilty.

scarf
omuz atkısı koymak
scarf
çentik
scarf
kaşkol

Mary Tom'a bir kaşkol örüyor. - Mary is knitting Tom a scarf.

scarf
{i} geçme yeri
scarf
geçme ile tutturmak
scarf
{i} ek yeri
scarf
oyuk yer
scarf
geçirmek
scarf
{i} eşarp; boyun atkısı, kaşkol
scarf
enli boyunbağı
scarf
enli ve uzun omuz atkısı
scarf
geçme ek yeri
scarf
{i} boyunbağı
scarf
(Tekstil) atkı, eşarp, kaşkol