savunarak

listen to the pronunciation of savunarak
Turkish - English
defensively
defending
savun
{f} advocate

She advocated equal rights for women. - Kadınlar için eşit hakları savundu.

He advocates a revision of the rules. - Kuralların bir revizyonunu savunuyor.

savun
{f} defending

I was defending myself. - Kendimi savunuyordum.

We are defending the same cause. - Biz aynı nedeni savunuyoruz.

savun
defend

The defenders checked the onslaught by the attackers. - Savunucular saldırganlar tarafından yapılan saldırıyı kontrol etti.

It is more difficult to defend oneself than to defend someone else. Those who doubt it may look at lawyers. - Kendini savunmak başka birini savunmaktan daha zordur. Şüphe edenler avukatlarına bakabilirler.

savun
argue for
savun
stick up for

I will never forgive you because you did not stick up for me at the meeting. - Beni toplantıda savunmadığın için seni asla affetmeyeceğim.

Finnish - Turkish

Definition of savunarak in Finnish Turkish dictionary

savun
duman çıkarmak
savun
hiddetlenmek
savun
keskin kokulu gaz
savunarak
Favorites