Bu anın tadını çıkarmalısın.
- You should savour this moment.
Bu restoran lezzetli yemekler servis eder.
- This restaurant serves savoury meals.
Bu anın tadını çıkarmalısın.
- You should savor this moment.
Yavaş ye. Yemeğinin tadını çıkar.
- Eat slowly. Savor your food.
Bu anın tadını çıkarmalısın.
- You should savor this moment.
Yavaş ye. Yemeğinin tadını çıkar.
- Eat slowly. Savor your food.
He held out to me a bowl of steaming broth, that filled the room with a savour sweeter, ten thousand times, to me than every rose and lily of the world; yet would not let me drink it at a gulp, but made me sip it with a spoon like any baby.