The ground quaked violently.
- Zemin şiddetle sarsıldı.
We felt a quake in the apartment every time the train went by.
I was shocked by yesterday's news.
- Dünkü haber tarafından sarsıldım.
The crowd looked shocked.
- Kalabalık sarsılmış görünüyordu.
Suddenly I felt something like a jolt.
- Aniden sarsıntı gibi bir şey hissettim.
I was shocked by yesterday's news.
- Dünkü haber tarafından sarsıldım.
The crowd looked shocked.
- Kalabalık sarsılmış görünüyordu.