sanatçı

listen to the pronunciation of sanatçı
Turkish - English
artist

There is no room to doubt that he is a gifted artist. - Onun yetenekli bir sanatçı olduğundan şüphe etmeye yer yok.

He is one of the greatest artists in Japan. - Japonya'daki en büyük sanatçılardan biridir.

artificer
performer

After the concert the performers celebrated with a party at a nearby restaurant. - Sanatçılar konserden sonra yakındaki bir restoranda bir parti ile kutlama yaptılar.

With both song and dance, the performers put on an excellent show. - Hem şarkı hem de dans ile sanatçılar mükemmel bir gösteriyi sahneye koydular.

craftsman
craftsman, artisan
artist, performer; craftsman, artisan
long haired
(someone) who is an artist
artisan
virtuoso
artworker

We are all free artworkers from all over the world.

wright
sanatçı ruhlu
artistic

I think Tom is artistic. - Sanırım Tom sanatçı ruhlu.

Tom is extremely artistic. - Tom son derece sanatçı ruhlu.

sanatçı ruhlu
artistical
bilinmeyen sanatçı
(Bilgisayar) unknown artist
konuk sanatçı
Guest artist (guest dancer, guest violinist, etc.)
alto sesli sanatçı
alto
dilde sadelik yanlısı sanatçı
purist
eseri ortaya koyan sanatçı grubu
consort
kalın sesli kadın sanatçı
contralto
konuk sanatçı
guest artist
konuk sanatçı olarak rol almak
guest
lirik sanatçı
(Tiyatro) lyric actress
lirik sanatçı
(Tiyatro) lyrical actress
lirik sanatçı
(Tiyatro) lyrical actor
lirik sanatçı
(Tiyatro) lyric actor
misafir sanatçı
guest artist
renkleri ustaca kullanan sanatçı
colourist [Brit.]
renkleri ustaca kullanan sanatçı
colorist
romantik sanatçı
romantic
serbest sanatçı tarafından üretilmiş
freelance
soprano sesli sanatçı
soprano
soyut sanatçı
(Sanat) abstract artist
tiz sesli erkek sanatçı
falsetto
zincirlerden kurtulma şovu sunan sanatçı
escape artist
zincirlerden kurtulma şovu sunan sanatçı
escapologist
çökmekte olan sanatçı
decadent
üslubunu abartan sanatçı
mannerist
üstünlüğü kabullenilmiş olan sanatçı
classic
Turkish - Turkish
Sinema, tiyatro, müzik gibi sanat eserlerini oynayan, yorumlayan, uygulayan (kimse): "Türk tiyatrosunun en önde gelen kadın sanatçıları arasında yerini alıverdi."- H. Taner
Güzel sanatların herhangi bir dalında yaratıcılığı olan, eser veren (kimse), sanat adamı, sanat eri, sanatkâr
Güzel sanatların herhangi bir dalında yaratıcılığı olan, eser veren (kimse), sanatkâr
Sinema, tiyatro, müzik gibi sanat eserlerini oynayan, yorumlayan, uygulayan (kimse)
sanatkar
konuk sanatçı
Asıl programda olmayan, program dışı etkinliğe katılan sanatçı