Turkish - English
Definition of salatalar in Turkish English dictionary
- salads
- plural of salad
- salata
- {i} salad
The best salad you'll ever eat is the one they serve with their lunch special.
-Şu ana kadar yiyeceğin en iyi salata onların özel öğle yemeğiyle verdikleridir.
She heaped her plate with salad.
-Tabağını salatayla tepeleme doldurdu.
- salata
- lettuce
Tom and Mary grow leaf lettuce in their garden.
-Tom ve Mary bahçelerinde marul salatası yetiştirirler.
- salata
- side salad
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of salatalar in Turkish Turkish dictionary
- Salata
- bostana
- salata
- Kimi çiğ ot ve sebzelere yağ, limon gibi şeyler ekleyerek yapılan yiyecek
- salata
- Genellikle bazı çiğ ot ve sebzelerle yapılan, yağ, limon gibi maddeler katılan, yemeklerle birlikte yenen yiyecek
- salata
- Genellikle bazı çiğ ot ve sebzelerle yapılan, yağ, limon gibi maddeler konulan, yemeklerle birlikte yenen yiyecek