At first, the trainees were awkward in his company.
- Başlangıçta stajyerler bu şirkette sakardılar.
Seals are clumsy and awkward on land, but very graceful in the water.
- Fok balıkları karada sakar ve gariptir, ancak suda çok zariftir.
The clumsy man envied her unusual talent.
- Sakar adam onun sıra dışı yeteneğini kıskandı.
You're really clumsy.
- Sen gerçekten sakarsın.
His brother is all thumbs, but he is a skillful surgeon.
- Erkek kardeşi sakardır, ama o usta bir cerrahtır.
I can't play the piano at all. I'm all thumbs.
- Ben hiç piyano çalamıyorum. Sakarlığım üstümde.