Ben yarın başka bir kasvetli toplantıya gitmek zorundayım. - I've got to go to another dreary meeting tomorrow.
Ben yarın başka bir kasvetli toplantıya gitmek zorundayım.
I've got to go to another dreary meeting tomorrow.
Bütün hayatım boyunca böyle kasvetli bir mezarlık görmedim. - Never in all my life have I seen such a dreary graveyard.
Bütün hayatım boyunca böyle kasvetli bir mezarlık görmedim.
Never in all my life have I seen such a dreary graveyard.