Bir şey feda etmek ister misin?
- Do you wanna sacrifice something?
Birçok kişiyi kurtarmak için bir kişiyi feda etmek etik olur muydu?
- Would it be ethical to sacrifice one person to save many?
Sizin kurban fark edilmeden gitmeyecek.
- Your sacrifice won't go unnoticed.
Sizin kurban boşuna değildi.
- Your sacrifice was not in vain.
Fedakarlıklar yapmamız gerekiyor.
- We need to make sacrifices.
O, Amerika için çoğumuzun hayal bile edemeyeceği fedakarlıklara katlandı.
- He has endured sacrifices for America that most of us cannot begin to imagine.
Ben senin kendini kurban etmene izin veremem.
- I can't let you sacrifice yourself.
Onlar yasaklanmış domuzu kurban etti, ve onu yemeyi reddeden herkesi öldürdüler.
- They sacrificed forbidden swine, and put to death all who refused to eat.
Tom sizin için her şeyi feda etmeye hazır.
- Tom is willing to sacrifice everything for you.
Bir şey feda etmek ister misin?
- Do you wanna sacrifice something?
Tom sizin için her şeyi feda etmeye hazır.
- Tom is willing to sacrifice everything for you.
İnanmadığım bir şey için kendimi nasıl feda edebilirim?
- How can I sacrifice myself for something I don't believe in?
He has endured sacrifices for America that most of us cannot begin to imagine.
- He has endured sacrifices for the United States that most of us cannot begin to imagine.
I am very grateful for all the sacrifices my parents made for my sake.
- I'm very grateful for all the sacrifices my parents made for my sake.