We fixed the price at $15.
- Biz fiyatı 15 dolarda sabitledik.
We had better do away with such a fixed idea.
- Böyle bir sabit fikirden kurtulsak iyi olur.
The amount of water in the planet remains constant.
- Gezegendeki su miktarı sabit kalır.
The blood stream is usually constant and continuous.
- Kan akışı genellikle sabit ve süreklidir.
House prices have remained static for several months.
- Ev fiyatları aylarca sabit kaldı.
Determine the range of values of the constant k to which the quadratic inequality x² + kx - 3k > 0 holds for any real value of x.
- x bir reel sayı olmak üzere, x² + kx - 3k > 0 eşitsizliğinde k sabitinin alabileceği değer aralığını bulunuz.
Everything flows and nothing stays still.
- Her şey akar ve hiçbir şey sabit kalmaz.
Sitting still he tried to put his best foot forward.
- Sabit bir biçimde durarak elinden gelenin en iyisini yapmaya çalıştı.
You had better fix the bookcase to the wall.
- Kitaplığı duvara sabitlesen iyi olur.
Interest rates have been fixed at 5%.
- Faiz oranları %5'te sabitlendi.
He maintained a steady speed on the highway.
- Otobanda sabit bir hızda kaldı.
This table isn't steady.
- Bu tablo, sabit değildir.
I charge a flat fee of 2,000 dollars per weekend for my services.
- Ben hizmetlerim için haftalık 2.000 dolarlık sabit bir ücret talep ediyorum.
Sitting still he tried to put his best foot forward.
- Sabit bir biçimde durarak elinden gelenin en iyisini yapmaya çalıştı.
Many astronomers are working hard to measure the Hubble constant using a variety of different techniques.
- Birçok astronom çeşitli farklı teknikler kullanarak Hubble sabitini ölçmek için çok çalışıyor.
Determine the range of values of the constant k to which the quadratic inequality x² + kx - 3k > 0 holds for any real value of x.
- x bir reel sayı olmak üzere, x² + kx - 3k > 0 eşitsizliğinde k sabitinin alabileceği değer aralığını bulunuz.