He moved the desk to the right.
- O, masayı sağa doğru kaydırdı.
Turn the key to the right.
- Anahtarı sağa doğru dönder.
Turn the key to the right.
- Anahtarı sağa doğru dönder.
He made a sharp turn to the right.
- O, sağa doğru keskin bir dönüş yaptı.
In America cars drive on the right side of the road.
- Amerika'da arabalar yolun sağ tarafını kullanırlar.
I order you to turn right.
- Sana sağa dönmeni emrediyorum
Tom escaped the gun battle alive and well.
- Tom silahlı çatışmadan sağ salim kaçtı.
Is the snake alive or dead?
- Yılan sağ mı yoksa ölü mü?
In America cars drive on the right side of the road.
- Amerika'da arabalar yolun sağ tarafını kullanırlar.
The rightmost lane is now under construction.
- En sağdaki şerit yapım aşamasındadır.
The air by the sea is pure and healthy.
- Deniz havası saf ve sağlıklıdır.
What does Tom do for a living?
- Tom geçimini neyle sağlar?
He makes a living as a salesman.
- Bir satıcı olarak geçimini sağlıyor.
Tom is left-handed, but he writes with his right hand.
- Tom solaktır, ancak sağ eliyle yazar.
Tom has something in his right hand.
- Tom'un sağ elinde bir şeyi var.
I have a right wing neighbor.
- Sağ görüşlü bir komşum var.
Tom used to sit on my right in science class.
- Tom fen sınıfımda sağ tarafımda otururdu.
If you turn right, City Hall will be right in front of you.
- Belediye binası, sağa dönünce hemen karşınızda.
It took me a whole year to recover my health.
- Sağlığımı geri kazanmak tam bir yılımı aldı.
You're young. You have your whole life ahead of you.
- Sen gençsin. Senin önünde sağlıklı bir hayat var.