Tango, yatay arzuların dikey anlatımıdır.
- Tango is the vertical expression of a horizontal desire.
Bana garip bir ifadeyle baktı.
- He looked at me with a strange expression.
Birinin adını daha sonraki kuşaklarda yükseltmek ve böylece birinin ebeveynlerini övmek, bu anne babaya saygının en büyük ifadesidir.
- To raise one's name in later generations and thereby glorify one's parents, this is the greatest expression of filial piety.
Çinliler, çocukları İngilizceyi ne kadar iyi bilirlerse, Çincede o kadar az deyimsel ifadeler kullandıklarını buldular.
- The Chinese have found that the better their children know English, the less they use idiomatic expressions in Chinese.
2011 yılının kötü tanınmış deyimi Kebap cinayetleridir.
- The notorious expression of the year 2011 is Kebab murders.
Onun ifadesine bakılırsa, o kötü bir ruh hali içinde.
- Judging from his expression, he's in a bad mood.
Onun yüz ifadesi bir limondan daha ekşiydi.
- Her facial expression was more sour than a lemon.
Onun yüz ifadesi bir limondan daha fazla ekşiydi.
- His facial expression was more sour than a lemon.
Ben ifadeye sözlükte bakacağım.
- I'll look up the expression in the dictionary.
Onun yüzü hep anlamsızdır.
- His face is always expressionless.
Bu mecazi bir ifadedir.
- This is a figurative expression.
The expression break a leg! should not be taken literally.
ExpressionMeaning\lambda x.1The constant value 1\lambda x.xThe identity \lambda x.x+1 f(x)=x+1 \lambda n.\lambda x.x+n f(n) = g where g(x) = x+n.
... as a tool for expression but also connecting with your audience. ...
... aged men fear the most, colonoscopies. And this gives new meaning for the expression, ...