Turkish - English
Definition of sıvamak in Turkish English dictionary
- plaster
- turn up
- daub
- roll up
- tuck up
- to stroke, caress
- puddle
- to plaster; to daub, to bedaub; to roll up
- to roll up (sleeves, trouser legs)
- parget
- draw up
- render
- smear
- cycle
- face
- point
- anoint
- perfuse
- sıva
- {i} plaster
The walls are white plaster.
-Duvarlar beyaz sıvalıdır.
Their job is to coat the walls with plaster.
-Onların işi duvarları sıva ile örtmektir.
- sıçıp sıvamak
- shit on [sl.]
- sıva
- {i} stucco
- sıva
- surface coat
- sıvama
- (Mekanik) spinning
- sıvama
- coating
- sıvama
- covered with
- sıvama
- (Mühendislik) metal spinning
- arkasını sıvamak/sıvazlamak
- to compliment, butter up
- boşlukları doldurup sıvamak
- flush
- dereyi görmeden paçaları sıvamak
- to count one's chickens before they are hatched
- dereyi görmeden paçaları sıvamak
- to count one's chickens (before they are hatched)
- harç ile sıvamak
- mortar
- kille sıvamak
- pug
- kolları sıvamak
- roll up one's sleeves
- kolları sıvamak
- to gird one's loins
- kolları/larını sıvamak
- to get ready to do something, roll up one's sleeves
- kollarını sıvamak
- roll up one's sleeves
- kollarını sıvamak
- to roll up one's sleeves
- macun ile sıvamak
- lute
- macunla sıvamak
- putty
- paçaları sıvamak
- gird up one's loins
- paçaları sıvamak
- to get ready to start some important business, roll up one's sleeves
- paçaları sıvamak
- to gird up one's loins
- suyu görmeden paçaları sıvamak
- to count one's chickens before they're hatched
- sıva
- coating
- sıva
- compo
- sıva
- rendering
- sıva
- plaster, parget
- sıva
- laying
- sıva
- stucco work
- sıva
- grout
- sıva
- parget
- sıva
- plaster of paris
- sıva
- render
- sıva
- perfuse
- sıva
- lute
- sıva
- pugging
- sıvama
- plasting; covered with; to the brim
- sıvama
- (filling something) right up to the brim
- sıvama
- plastering
- sıvama
- (something) thickly set with (jewels); (something) plated with (a precious metal)
- sıvama
- plastering (something)
- sıvama
- facing
- sıvama
- perfusion
- sıvama
- face
- çamurla sıvamak
- slime
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of sıvamak in Turkish Turkish dictionary
- Sıvar gibi bulaştırmak
- Yukarıya çekip toplamak veya kıvırmak
- Harcı bir yere vurmak
- Okşamak, sıvazlamak
- Sıva ile kaplamak, sıva vurmak
- sıva
- Herhangi bir yapıdaki yüzeyleri düzgünleştirmek için kullanılan, yarı akışkan, kum, kireç, çimento karışımı veya toprak harç
- sıva
- Evlerde salon
- sıva
- Bir yapının duvarlarına sürülen ince harç tabakası
- sıvama
- Sıvamak işi
- sıvama
- Ağzına kadar (dolu), silme
- sıvama
- Zemini hemen hiç görülmeyecek kadar kaplanmış, örtülmüş veya takılmış olarak
- sıvama
- Sıvanır gibi üstüne kaplanmış, örtülmüş veya çok sık takılmış
Related Terms
sıvamak
Hyphenation
sı·va·makPronunciation
Resimler
History
Favorites