Tom was really glad to hear that Mary had passed her exams.
- Tom Mary'nin sınavlarını geçtiğini duyduğunda gerçekten memnun oldu.
I think exams are ruining education.
- Sanırım sınavlar eğitimi mahvediyorlar.
When I was a college student, I always pulled all-nighters before tests.
- Bir üniversite öğrencisiyken her zaman sınavlardan önce bütün gece çalışırdım.
It serves you right that you failed your exam. You didn't study for it at all.
- Sınavda başarısız olarak hakettiğin cezayı gördün,sınava hiç çalışmadın.
If she studied hard, she could pass the exam.
- Sıkı çalışsa, sınavı geçebilir.
Careless as she was, she could never pass an examination.
- Dikkatsiz olduğu için, o, bir sınavı asla geçemedi.
Most students are doing preparation for the term examination.
- Çoğu öğrenciler dönem sınavı için hazırlık yapıyor.
Your test papers must be handed in by Monday.
- Sınav kağıtların Pazartesiye kadar teslim edilmelidir.
I have to take a make up test in English next week.
- Gelecek hafta İngilizcede bütünleme sınavına girmek zorundayım.
When I was a college student, I always pulled all-nighters before tests.
- Bir üniversite öğrencisiyken her zaman sınavlardan önce bütün gece çalışırdım.