Remind me to stop by the supermarket on the way home.
- Eve giderken bana süper markete uğramamı hatırlat.
Tom works part-time at a supermarket.
- Tom bir süper markette yarı zamanlı çalışmaktadır.
Where's the nearest supermarket?
- En yakın süpermarket nerede?
If you go to that supermarket, you can buy most things you use in your daily life.
- O süpermarkete giderseniz, günlük hayatta kullandığınız pek çok şeyi satın alabilirsiniz.