Turkish - English
Definition of söz etme in Turkish English dictionary
- reference
- mention
I never should've mentioned it.
-Ondan asla söz etmemeliydim.
Don't mention rope in the home of a hanged man.
-Asılmış bir adamın evinde ipten söz etmeyin.
- söz etmek
- {f} mention
I'll have to mention this to Tom.
-Bundan Tom'a söz etmek zorunda kalacağım.
Nobody wants to mention my country.
-Kimse ülkemden söz etmek istemiyor.
- söz etmek
- to talk about, to mention
- söz etmek
- note
- söz etmek
- talk
Do you want to talk about what Tom did?
-Tom'un yaptığı şeyden söz etmek istiyor musun?
- söz etmek
- treat of
- söz etmek
- notice
- söz etmek
- discuss
I don't want to discuss my problems.
-Sorunlarımdan söz etmek istemiyorum.
- söz etmek
- (Politika, Siyaset) refer to
- söz etmek
- make mention of
- söz et
- approach about
- söz etmek
- speak of
- söz etmek
- talk about
Do you want to talk about what Tom did?
-Tom'un yaptığı şeyden söz etmek istiyor musun?
- söz etmek
- to talk about (someone, something)
- tekrar söz konusu etme
- recurrence
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of söz etme in Turkish Turkish dictionary
- Söz etmek
- laf etmek
- söz etmek
- O şey üzerinde konuşmak
- söz etmek
- O şeyin dedikodusunu yapmak
Related Terms
söz etme
Hyphenation
söz et·mePronunciation
Resimler
History
Favorites