Kadınlara yardımcı olmayı sürdürmek istiyorum.
- I want to continue to help women.
Ben eğitime devam etmek için karar verdim.
- I've decided to continue studying.
Parmaklarınızla yemek yemek sadece yüzyıllar boyu devam etmekle kalmadı, aynı zamanda bazı alimler onun tekrar popüler olabileceğine inanıyorlar.
- Not only has eating with your fingers continued throughout the centuries, but some scholars believe that it may become popular again.
Fiyatlar tırmanmaya devam ediyor.
- Prices continue to climb.
Fiyatlar yükselmeye devam ediyor.
- Prices will continue to rise.
Tom o kabul ettiği sürece desteğini sürdürmeye kararlıydı.
- Tom was determined to continue his support for as long as it took.
Tom bu evli kadınla birlikte olmayı sürdürdü.
- Tom continued his relationship with that married woman.
Most dictionaries cover most adverbs with only 'run-on entries.
She ran on and wouldn't let anyone get a word in edgeways.
This car runs on bio-alcohol.
We can't afford for the performance to run on for more than the specified time.
... that literally run on your phone. ...
... tools that require lots of skills that run on expensive ...