English - Turkish
Definition of robber or other criminal of the seas in English Turkish dictionary
- pirate
- korsan
Tom'un büyük büyük büyükbabası bir korsandı.
-Tom's great-great-grandfather was a pirate.
16. yüzyılda Akdeniz'de Türk ve İspanyol korsanlar birbirleriyle sık sık mücadele ettiler
-In the sixteenth century Turkish and Spanish pirates often encountered in Mediterranean Sea.
- pirate
- {s} izinsiz yayın yapan
- pirate
- {s} yasadışı
- pirate
- korsanlık yapmak
- pirate
- korsan satış yapmak
- pirate
- {f} korsanlık yap
- pirate
- başkasının eserini izin almadan yayımlamak
- pirate
- {f} yağmalamak
- pirate
- piracykorsanlık
- pirate
- {f} izinsiz yayınlamak
- pirate
- (isim) korsan, korsan gemisi, korsan yayın yapan kimse, korsan çalışan araç
- pirate
- izinsiz olarak yayımlama
- pirate
- (fiil) yağmalamak, talan etmek, izinsiz yayınlamak
- pirate
- intikal
- pirate
- korsan satış yap
- pirate
- {i} korsan yayın yapan kimse
- pirate
- {i} korsan çalışan araç
Related Terms
English - English
Definition of robber or other criminal of the seas in English English dictionary
- pirate
robber or other criminal of the seas
Hyphenation
rob·ber or oth·er cri·mi·nal of the seasTurkish pronunciation
räbır ır ʌdhır krîmınıl ıv dhi sizPronunciation
/ˈräbər ər ˈəᴛʜər ˈkrəmənəl əv ᴛʜē ˈsēz/ /ˈrɑːbɜr ɜr ˈʌðɜr ˈkrɪmənəl əv ðiː ˈsiːz/
Resimler
Favorites