rightly so called; strictly considered; as, greece proper; the garden proper

listen to the pronunciation of rightly so called; strictly considered; as, greece proper; the garden proper
English - Turkish

Definition of rightly so called; strictly considered; as, greece proper; the garden proper in English Turkish dictionary

proper
uygun

Tom iş için uygun çocuktur. - Tom is the proper boy for the job.

IPad Flash içeriği ile web sayfalarını uygun şekilde görüntüleyebilseydi, benim için mükemmel bir çözüm olurdu. - The iPad would be a perfect solution for me if it could properly display web pages with Flash content.

proper
mis gibi
proper
(Ticaret) asıl
proper
hakiki
proper
rabıtalı
proper
kişisel
proper
yakışık alır
proper
doğru

Eğer anlıyorsan, öyleyse onu doğru dürüst yap. - If you understand, then do it properly.

Oğlum henüz doğru olarak toplama yapamıyor. - My boy can't do addition properly yet.

proper
doğru dürüst

Eğer anlıyorsan, öyleyse onu doğru dürüst yap. - If you understand, then do it properly.

Dişini doğru dürüst fırçalıyor musun? - Are you brushing your teeth properly?

proper
asıl güzel
proper
yakışır
proper
(sıfat) tam, doğru dürüst, uygun, terbiyeli, yerinde, özel, doğru, münasip, gerçek, adamakıllı, iyice
proper
hürmete lâyık
proper
proper name özel isim
proper
{s} iyice

Bazen iyice anlamak için hata yapmalısın. - Sometimes you should sometimes make a mistake to be properly understood.

proper
{s} görgü kurallarına çok bağlı
proper
(İnşaat) doğru, tam
proper
{s} doğru, kurallara uygun
English - English
proper
rightly so called; strictly considered; as, greece proper; the garden proper

    Hyphenation

    right·ly so called; strict·ly considered; as, Greece proper; the gar·den prop·er

    Pronunciation

Favorites