O zengin olmasına rağmen mutlu değil.
- Though he is rich, he is not happy.
Van Horn ailesi zengindi.
- The Van Horn family was rich.
Bir nehir havzasının genellikle verimli tarım arazileri vardır.
- The basin of a river usually has rich farmland.
Ailem varlıklı değildir.
- My family is not rich.
Zengin insanlar pahalı saatleriyle hava atarlar.
- Rich people show off with their expensive watches.
Richter ölçeğine göre 8.9 şiddetinde bir deprem, Japonya'yı vurdu ve ağır bir tsunamiye sebep oldu.
- An earthquake, 8.9 on the Richter scale, hits Japan and causes a massive tsunami.
Bütün varlığını kaybetti.
- He lost all his riches.
Ailem varlıklı değildir.
- My family is not rich.
Tom şakayla çok zengin olmadığını söyledi.
- Tom said jokingly that he was not very rich.
Ben fakirim, oysa erkek kardeşlerim çok zengin.
- I am poor, whereas my brothers are very rich.
Tom birçok insanın sonradan görme insanları küçümsediğini Bay Ogawa'dan öğrendi.
- Tom learnt from Mr Ogawa that many people have scorn for the nouveau riche.
Bayan Richards'la şehirler arası ihbarlı konuşma yapmak istiyorum.
- I'd like to make a person-to-person call to Mrs. Richards.
Zengin olsam, ona para vermem.
- Even if I were rich, I wouldn't give money to him.
Zengin olsaydım, ben sana biraz para verirdim.
- If I had been rich, I would have given you some money.
Fransızca dili eş anlamlı sözcüklerce zengindir.
- The French language is rich in synonyms.
Bütün servetine rağmen o mutlu değildir.
- For all his riches he is not happy.
Bütün servetini kaybetti.
- He lost all his riches.
Bir devenin bir iğnenin deliğinden geçmesi bir zengin kişinin Tanrı'nın krallığına girmesinden daha kolaydır.
- It is easier for a camel to pass through the eye of a needle than for a rich man to enter the kingdom of God.
she has the rich-bitch personality.
Kasabadaki herkesten daha zengindir.
- He is richer than anyone else in the town.
O bu şehirdeki başka herkesten daha zengindir.
- He is richer than anyone else in this town.
Zenginlerin daha zengin olması daha kolaydır.
- It's easier for the rich to get richer.
Tom, hızlı zengin olmak istiyor.
- Tom wants to get rich quick.
O, onu daha zengin bir adam için terk etti.
- She dumped him for a richer man.
Kasabadaki herkesten daha zengindir.
- He is richer than anyone else in the town.
Tom tanıdığım en zengin kişidir.
- Tom is the richest man I know.
Çirkin ve mutsuz bir dünyada, en zengin adam çirkinlik ve mutsuzluktan başka bir şey satın alamaz.
- In an ugly and unhappy world the richest man can purchase nothing but ugliness and unhappiness.
Brezilya çok zengindir; onun zenginliği çok büyüktür; kahve onun en büyük zenginliklerinden biridir.
- Brazil is very rich; its richness is immense; coffee is one of its greatest riches.
Zenginlerin fakirler kadar sorunu vardır.
- The rich have trouble as well as the poor.
Zenginler çoğu kez pintidirler.
- The rich are often misers.
Dünyadaki en zengin üç kişi, 48 en fakir ulustan daha çok serveti kontrol ediyor.
- The three richest people in the world control more wealth than the poorest 48 nations.
Bütün servetine rağmen o mutlu değildir.
- For all his riches he is not happy.
Brezilya çok zengindir; onun zenginliği çok büyüktür; kahve onun en büyük zenginliklerinden biridir.
- Brazil is very rich; its richness is immense; coffee is one of its greatest riches.
Japon edebiyatı güzelliği ve zenginliklerine rağmen, şimdiye kadar batıda yetersiz olarak bilinmektedir.
- Japanese literature, in spite of its beauty and riches, is as yet inadequately known in the West.
But what did matter was that the new web platform provided a rich experience.
Get-rich-quick email scams are on the increase.
In the mix of all the drama, Kira unintentionally falls for a new hood rich cat who has it all. Money, good looks, and a girl back home in Jersey!.
... for something that you're experience rich in, ...
... The benefits of this for image rich websites is compelling. ...