restraint put into a person's mouth to prevent speaking or shouting

listen to the pronunciation of restraint put into a person's mouth to prevent speaking or shouting
English - Turkish

Definition of restraint put into a person's mouth to prevent speaking or shouting in English Turkish dictionary

gag
susturmak
gag
komik öykü
gag
{f} ağzını tıka

Çocuk hırsızları Tom'un ağzını tıkadılar ve onu bir dolaba kilitlediler. - The kidnappers gagged Tom and locked him up in a closet.

Çocuk kaçıranlar Tom'un ağzını tıkadı ve onu dolaba kilitledi. - The kidnappers gagged Tom and locked him up in the closet.

gag
ağzı açık tutmak için ağıza sokulan alet
gag
(Tıp, İlaç) Alet ile ağzını açık tutmak
gag
söyletmemek, ağzım tıkamak
gag
yayılmasına engel olmak
gag
{i} tıkaç

Haydutlar onun ağzına bir tıkaç koydu. - The bandits put a gag in his mouth.

gag
f susturmak için ağlza sokulan tlkaç
gag
{f} komiklik yapmak
gag
(Tıp) Ağıza konulan kusturucu şey
gag
{f} (haberin) yayılmasına engel olmak, susturmak
gag
{i} güldürücü şey
gag
{f} kusturmak
gag
(fiil) ağzını tıkamak, susturmak, kusturmak, kusacak gibi olmak, öğürmek, komiklik yapmak, espri yapmak
gag
ögürmek gag rule mecliste konuşmay sm
gag
{i} mecliste konuşmaların son bulması
gag
ağzım tlkamak
English - English
muzzle
gag
restraint put into a person's mouth to prevent speaking or shouting

    Hyphenation

    re·straint put in·to a person's mouth to pre·vent speak·ing or shouting

    Turkish pronunciation

    ristreynt pût întı ı pırsınz mauth tı privent spikîng ır şautîng

    Pronunciation

    /rēˈstrānt ˈpo͝ot əntə ə ˈpərsənz ˈmouᴛʜ tə prēˈvent ˈspēkəɴɢ ər ˈsʜoutəɴɢ/ /riːˈstreɪnt ˈpʊt ɪntə ə ˈpɜrsənz ˈmaʊθ tə priːˈvɛnt ˈspiːkɪŋ ɜr ˈʃaʊtɪŋ/
Favorites