resources; riches; as, a person of means

listen to the pronunciation of resources; riches; as, a person of means
English - Turkish

Definition of resources; riches; as, a person of means in English Turkish dictionary

means
vasıta

Düşünceler kelimeler vasıtasıyla ifade edilirler. - Thoughts are expressed by means of words.

O, resimler vasıtasıyla fikrini açıkladı. - She explained her idea by means of pictures.

means
{i} vesile
means
ulaşım araçları
means
(Dilbilim) aracı

Ancak, sadece insan topluluğunun bir iletişim aracı olarak sözlü dili vardır. - However, only the human community has verbal languages as a means of communication.

Telefon bir iletişim aracıdır. - The telephone is a means of communication.

means
kolaylık
means
(Matematik) içler
means
(Ticaret) araçlar

Mümkün olan tüm araçlar denendi. - All possible means have been tried.

Bir araba, bir bisiklet, bir uçak, bir tekne ve bir tren tümü ulaştırma araçlarıdır. - A car, a bicycle, an airplane, a boat, and a train are all means of transportation.

means
para

Onlar kazandıklarından çok para harcıyorlar. - They live beyond their means.

Başarı çok para anlamına gelir, değil mi? - Success means much money, doesn't it?

means
yöntem
means
gelir

Bu, onları bir ders kitabı için, bir uygulama için, bir araştırma projesi için, her şey için yeniden serbestçe kullanabileceğin anlamına gelir. - This means you can reuse them freely for a textbook, for an application, for a research project, for anything!

Bu işaret yürüme anlamına gelir. - This signal means don't walk.

means
yol

Mümkün olan tüm yollarla bir savaşı önlemeliyiz. - We must prevent a war by all possible means.

O, Nancy ile özel olarak konuşmanın bir yolunu buldu. - He contrived a means of speaking to Nancy privately.

means
{i} servet, varlık
means
ne pahasına olursa olsun

Ne pahasına olursa olsun, onu istediğini söyledin! - You said you wanted it by any means!

means
taşıtlar
means
(Mukavele) vasıta, araç, vesile
means
{i} servet
means
şüphesiz

Şüphesiz boğulan çocuğu kurtarmalıyım. - I must save the drowning child by all means.

İngiliz dili şüphesiz en kolay ve aynı zamanda uluslararası iletişimin en etkili aracıdır. - The English language is undoubtedly the easiest and at the same time the most efficient means of international communication.

means
means to an end araç
English - English
means
resources; riches; as, a person of means
Favorites