You don't need to prepare a formal speech.
- Resmî bir konuşma hazırlamana gerek yok.
He is very formal with us.
- O bizimle çok resmîdir.
The Jabulani is the official match ball of the 2010 FIFA World Cup.
- Jabulani, 2010 FIFA Dünya Kupası'nın resmi maç topudur.
Thai is the official language in Thailand.
- Tayca, Tayland'ın resmi dilidir.
This book gives a good picture of life in America during the Civil War.
- Bu kitap, İç Savaş sırasında Amerika'daki yaşamın iyi bir resmini verir.
The Head of State is here on an official visit.
- Devlet Başkanı burada resmi bir ziyarette.
The president of Tanzania was on a state visit to Finland in 1998 together with his wife.
- Tanzanya Cumhurbaşkanı, karısıyla birlikte 1998 yılında Finlandiya'ya resmi bir ziyaretteydi.