O direnmekten vazgeçti ve kendini kaderine teslim etti.
- He stopped resisting, and resigned himself to his fate.
Günaha karşı direnmek gerçekten çok zor.
- It's hard to resist temptation.
Onlar düşman saldırısına karşı koymak için millerce yeraltı tünelleri kazdılar.
- They dug miles of underground tunnels to resist the enemy attack.
Bazen kahkahayla gülme dürtüsüne karşı koymak zordur.
- Sometimes it's hard to resist the impulse to burst out laughing.
Tom anahtar deliğinden bakmaya direnemedi.
- Tom couldn't resist peeking through the keyhole.
Tom Mary'nin ne kadar aptal olduğunu söyleme dürtüsüne direndi.
- Tom resisted the impulse to tell Mary what an idiot she had been.
Öneriniz önemli dirençle karşılaşacaktır.
- Your proposal will meet with significant resistance.
Bu türler, doğal seleksiyonun bir sonucu olarak hastalığa karşı direnç geliştirmiştir.
- This species has evolved resistance to the disease as a result of natural selection.
Adam direnmeden teslim oldu.
- The man surrendered without resistance.
Güçlü direnme bekliyoruz.
- We expect heavy resistance.
Aktif olarak direnişin içindeydi.
- He was active in the resistance.
Columbus Günü, Hint Direniş Günü olarak hatırlanmalıdır.
- Columbus Day should be remembered as the Day of Indian Resistance.
Karşı koymanın faydası yok.
- Resistance is futile.
Karşı koyma olacak mı?
- Will there be resistance?
Amerika'daki raporlarda, Irak ordusu tarafından yapılan gerilla direnişi terörizm olarak adlandırılır.
- In reports in America, guerrilla resistance by the Iraq military is called terrorism.
Columbus Günü, Hint Direniş Günü olarak hatırlanmalıdır.
- Columbus Day should be remembered as the Day of Indian Resistance.
... the nation's times to city walls were used to resist attacks today the prevent ...