Tom bir şeyin yapılmasını rica etmek yerine bir şeyin yapılmasını her zaman talep eden türden bir insan.
- Tom is the type of person who always demands that something be done rather than request that it be done.
Ben kısa bir ara rica etmek istiyorum.
- I would like to request a short recess.
Talep ettiğiniz şekilde yapacağım.
- I'll do as you request.
Tom bir şeyin yapılmasını rica etmek yerine bir şeyin yapılmasını her zaman talep eden türden bir insan.
- Tom is the type of person who always demands that something be done rather than request that it be done.
Korkarım ki o, ricamı geri çevirecek.
- I'm afraid she will turn down my request.
Komşu ağacını kesme ricamı reddetti.
- My neighbor rejected my request to cut his tree.
Bu sıra dışı bir istek.
- That's an unusual request.
İstek başkanlık kampanyasında sıcak bir siyasi sorun haline geldi.
- The request became a hot political issue in the presidential campaign.
Bir ricada bulunmak istiyorum.
- I would like to make a request.
İstemiş olduğunuz gibi, yeni çekilmiş bir vesikalık fotoğrafımı ekledim.
- As you requested, I have attached a recent passport-sized photograph.
Emirlerime uymanı istemeliyim.
- I must request you to obey my orders.
İstek başkanlık kampanyasında sıcak bir siyasi sorun haline geldi.
- The request became a hot political issue in the presidential campaign.
Yeni bir masa istediniz mi?
- Did you request a new desk?
Araştırmacıların çoğu, Tom'un teklifinin Mary'ye bir dizi yeni teklifler gelmesine neden olacağı kanısında.
- Most analysts expected that Tom's offer would set off a new round of bidding for Mary.
başka biri var mı teklif veren?
- Is anyone else bidding?