Cesareti ona ün kazandı.
- His courage won him fame.
Tolstoy dünya çapında bir ün kazandı.
- Tolstoy achieved worldwide fame.
Zenginlik ve şöhret umurumda değil.
- I don't care for wealth and fame.
Bazı insanlar şöhretin peşinden gider.
- Some people go after fame.
Kleopatra güzelliğiyle nam salmıştı.
- Cleopatra was famed for her beauty.