replacement, person or thing that takes the place of another

listen to the pronunciation of replacement, person or thing that takes the place of another
English - Turkish

Definition of replacement, person or thing that takes the place of another in English Turkish dictionary

substitute
{i} yedek oyuncu

Sizin yedek oyuncunuz zaten seçildi. - Your substitute has already been picked out.

substitute
{i} yerine geçen kimse
substitute
{i} 1. (geçici bir süre için) başkasının yerine geçen/konuşan kimse; başkasının görevini yapan kimse; başkasına vekâlet eden kimse, vekil
substitute
dublör
substitute
ornatmak
substitute
başkasının görevini yapan
substitute
yerine çalıştırmak
substitute
yedek öğretmen

Bir yedek öğretmen olarak iş buldum. - I've taken a job as a substitute teacher.

O sınıf, okulun ilk haftası için bir yedek öğretmene sahipti. - That class had a substitute teacher for the first week of school.

substitute
temsilci
substitute
yerine koymak/kullanmak
substitute
(isim) başka bir şeyin yerine kullanılan veya kullanılabilen şey
substitute
(fiil) for -i (başka bir şeyin) yerine kullanmak
substitute
(isim) (geçici bir süre için) başkasının yerine geçen/konuşan kimse; başkasının görevini yapan kimse; başkasına vekâlet eden kimse, vekil; başkasının yerine geçirilen kimse
substitute
(fiil) for (geçici bir süre için) (başkasının) yerine çalışmak; (başkasına) vekâlet etmek; -i (başkasının) yerine çalıştırmak; -i (başkasına) vekâlet ettirmek; -i (başkasının) yerine geçirmek
substitute
{f} yerini almak
substitute
{i} başka sözcüğün yerine geçen sözcük
substitute
(Tıp) Bir şeyin yerine konan başka bir şey, diğeri yerine kullanılan madde (ilaç, v.s.)
substitute
(Askeri) İKAME ETMEK, YERİNE KOYMAK
substitute
(fiil) yerine geçirmek, yerine kullanmak, yerine geçmek, yerini almak
English - English
{i} substitute
replacement, person or thing that takes the place of another
Favorites