renowned, noted, distinguished, great

listen to the pronunciation of renowned, noted, distinguished, great
English - Turkish

Definition of renowned, noted, distinguished, great in English Turkish dictionary

famous
meşhur

Amerika'nın en meşhur adamı Washington'du. - Washington was the most famous man in America.

Zülfikar, dördüncü İslam halifesi olan Hazret-i Ali'nin meşhur kılıcıydı. - Zulfiqar was the famous sword of Hazret-i Ali, fourth caliph of Islam.

famous
ünlü

Onun oğlu ünlü bir piyanist oldu. - His son became a famous pianist.

Onun kitabı sadece İngiltere'de ünlü değil, Japonya'da da ünlü. - Her book is famous not only in England but also in Japan.

famous
{s} tanınmış

Mary tanınmış bir pop yıldızıdır. - Mary is a famous pop star.

O tanınmış bir dağdır. - That's a famous mountain.

famous
adlı
famous
adlı sanlı
famous
şanlı
famous
famously meşhur olarak
famous
{s} tatminkâr
famous
{s} mükemmel

Biz mükemmel bir biçimde geçindik. - We got along famously.

famous
belli
English - English
{a} famous
renowned, noted, distinguished, great
Favorites