Ben bir hafta için en ucuz arabanızı kiralamak istiyorum.
- I'd like to rent your most inexpensive car for a week.
Bir ev kiralamak istiyorum.
- I'd like to rent a house.
New York'ta yaşarken bir apartman dairesi kiraladık.
- We rented an apartment when we lived in New York.
Ben bir aylığına bir oda kiraladım.
- I rent a room by the month.
Onlar kiralık bir evde yaşamaktadırlar.
- They live in a rented house.
Kiralık bir oda arıyorum.
- I'm looking for a room for rent.
Tom görünüşe göre kira bedelini henüz ödemedi.
- Tom apparently hasn't paid his rent yet.
Tom'un kira bedelini ödemek için yeterli parası yoktu.
- Tom didn't have enough money to pay his rent.
Bir araba kiralamak istiyorum.
- I would like to rent a car.
Bir ev kiralamak istiyorum.
- I'd like to rent a house.
Bir araba kiralamak istiyorum.
- I'd like to rent a car.
Bir ev kiralamak istiyorum.
- I'd like to rent a house.
O, odayı ayda yetmiş bin yene bir öğrenciye kiraya vermektedir.
- She rents the room to a student for seventy thousand yen a month.
Bu odayı bir öğrenciye kiraya vermek istiyorum.
- I want to rent this room to a student.
Rending of garments for shiva is a Jewish tradition.
We are most vulnerable now to the messages of the new subcults, to the claims and counterclaims that rend the air.
A New York city taxicab license earns more than $10,000 a year in rent.