Sana sözünü hatırlatmak zorundayım.
- I have to remind you of your promise.
Bana geçmiş günlerimi hatırlatmaksızın bu kitabı hiç okumadım.
- I never read this book without being reminded of my old days.
Kızın ismi bana mutlu okul günlerimi anımsatıyor.
- The girl's name reminds me of my happy school days.
Bu şarkı her zaman benim çocukluğumu anımsatıyor.
- That song always reminds me of my childhood.
Kütüphaneden bir hatırlatma notu geldi.
- A reminder from the library has arrived.
Kütüphaneden bir hatırlatma notu geldi.
- A reminder from the library has arrived.
Hatırlatma için teşekkürler.
- Thanks for the reminder.
His eyes were green and every cat I see to this day reminds me of the exact contour of his face.
... Reminders work on times, dates, and locations, ...
... will be able to set reminders for yourself in Google Now and ...