Bana geçmiş günlerimi hatırlatmaksızın bu kitabı hiç okumadım.
- I never read this book without being reminded of my old days.
2.30'da randevun olduğunu sana hatırlatmak istiyorum.
- I want to remind you that you have a 2:30 appointment.
Bana birini anımsatıyorsunuz.
- You remind me of somebody.
Kızın ismi bana mutlu okul günlerimi anımsatıyor.
- The girl's name reminds me of my happy school days.
His eyes were green and every cat I see to this day reminds me of the exact contour of his face.