Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

remedy, amends

listen to the pronunciation of remedy, amends
English - Turkish

Definition of remedy, amends in English Turkish dictionary

boot
{i} çizme

Tom çizmesini çıkardı. - Tom took off his boots.

Bu çizmeler Avustralya'dan. - These boots are from Australia.

boot
bot

Ben bazı kayak botları almak istiyorum. - I want to buy some ski boots.

Ben, bir çift kayak botu satın almak istiyorum. - I want to buy a pair of ski boots.

boot
çarık
boot
(Otomotiv) kovan
boot
üstüne bir de
boot
işe yaramak
boot
sepetlemek
boot
potin
boot
{f} tep

Yağmur çizmelerimi giymeyi ve sokaktaki su birikintilerinde tepinmeyiı severim. - I like to put on my rain boots and stomp in the puddles in the street.

boot
{i} açış
boot
boottree çiz
boot
{f} önyükle
boot
(isim) bot, çizme; otel ayakkabı boyacısı; bagaj [aut.]; koruyucu tabaka
boot
arabanın bagajı
boot
işten çıkartma
boot
ayak ve bacağı sıkıştıran çizme benzeri işkence aleti
boot
{f} tepmek
boot
{f} bilgisayarın belleğine komutlar okutarak sistemi
English - English
boot