remains, fragments of a destroyed structure or city, rubble

listen to the pronunciation of remains, fragments of a destroyed structure or city, rubble
English - Turkish

Definition of remains, fragments of a destroyed structure or city, rubble in English Turkish dictionary

ruins
{i} kalıntı

Bu kalıntılar hakkında daha fazla bilmek istiyorsan, bir arkeoloğa sormalısın. - If you want to know more about these ruins, you should ask an archaeologist.

Taş Devri kalıntıları keşfedildi. - The Stone Age ruins were discovered.

ruins
kalıntılar

Uzaktaki antik kalıntıları görebilirsiniz. - You can see the ancient ruins in the distance.

Eski hisarın kalıntılarına bakıyorduk. - We were looking at the ruins of the old fortress.

ruins
yıkı
ruins
yıkma
ruins
enkaz

Onlar enkaz arasında ceset arıyorlar. - They were hunting for bodies among the ruins.

ruins
ören
ruins
{f} yık
ruins
harabeler

Ben, Machu Picchu harabelerini ziyaret etmek isterim. - I want to visit the ruins of Machu Picchu.

Arkeolog eski Roma harabeleri üzerinde çalışıyor. - The archaeologist is studying old Roman ruins.

ruins
{i} yıkıntılar
ruins
yıkıntı
ruins
{i} çöküş
ruins
i., çoğ. harabeler, yıkıntılar: We walked among the ruins of Ephesus. Efes harabelerini gezdik
English - English
{i} ruins
remains, fragments of a destroyed structure or city, rubble
Favorites